Geçtiğimiz yıl 3 Mart’ta yürürlüğe giren EYT düzenlemesi, 8 Eylül 1999 öncesinde işe giren sigortalılara yaş koşulu olmadan emeklilik hakkı tanıdı. Bu gelişme, uzun yıllardır süregelen bir mağduriyeti ortadan kaldırsa da adalet arayışı henüz tamamlanmış değil.
Ancak 8 Eylül 1999’dan sonra işe başlayanlar için aynı durum geçerli değil. Sadece bir günle sistem dışına itilmiş bu insanlar, yıllarca fazladan çalışmak zorunda kalıyor. Bu eşitsizlik, kamuoyunda vicdanları sızlatan bir tartışmayı da beraberinde getiriyor.
Kademeli emeklilik talep edenlerin arzusu aslında çok net: Erken değil, adil emeklilik. Bugüne kadar çeşitli platformlarda dile getirilen bu istek, toplumun büyük bir kesiminin ortak sesi haline geldi. Bu durum artık göz ardı edilebilecek bir mesele değil.
Özellikle 9 Eylül 1999 ile 30 Nisan 2008 arasında işe başlayanların karşı karşıya kaldığı sistem oldukça çarpıcı. Erkek çalışanlar 60, kadınlar ise 58 yaşına kadar çalışmak zorunda. Üstelik 7000 prim gününü tamamlasalar bile, yaş şartı dolmadan emekli olamıyorlar. Bu da fiilen 14.000 güne yaklaşan bir prim yükü anlamına geliyor.
Bu kadar uzun süren prim ödemelerinin karşılığı ne yazık ki beklentileri karşılamıyor. 2008 sonrası yapılan değişikliklerle emekli maaşlarının hesaplama sistemi kökten değişti. Artık ne uzun çalışma süresi ne de yüksek prim ödemesi, maaşlara yansıyor. Birçok kişi için emeklilik, yalnızca bir formalite haline dönüşmüş durumda.
Kademeli emeklilik sesleri bu noktada daha yüksek çıkmaya başladı. Emeklilikte Adalet Derneği önderliğinde sürdürülen bu mücadele, geniş bir toplumsal destek buldu. İnsanlar sadece bir hak talebinde bulunmuyor; aynı zamanda sosyal güvenlik sisteminin daha insani hale gelmesini istiyor.
Siyasi cephede de bu talepler karşılık bulmaya başladı. Muhalefet partileri kademeli emeklilik konusunu sıklıkla gündeme taşırken, iktidar da bu konuya duyarsız kalmadı. Yaklaşan seçim atmosferinde, bu taleplerin daha görünür hale geleceği öngörülüyor.
Hatırlanacağı üzere, EYT de zamanında gerçekleşmesi imkânsız görülen bir düzenlemeydi. Ancak kararlı bir kamuoyu baskısıyla yasalaştı. Bugün aynı irade, kademeli emeklilik için de bir umut ışığı olabilir. Umudu diri tutmak ve kararlılıkla sesini yükseltmek, bu sürecin en önemli anahtarıdır.
Yorumlar (0)